top of page
Hayvan Masalları Dizisi - Hasan Yiğit

HAYVAN MASALLARI DİZİSİ, 10 KİTAP:

 

Birinci, İkinci sınıf öğrencilere uygundur.

 

MAYMUNUN AVCILIĞI

 

Maymunlar, hayvanların en renkli, en sevimlilerinden. Onları hepimiz seviyoruz, değil mi?

Sevimli maymunumuz, deniz kıyısında bir ormanda yaşıyor. Kıyıda balıkçılar var. Her gün kayıklarına biniyor, balık tutmaya gidiyorlar. Maymunumuz da balık tutmaya özeniyor. Bir gün kayığın birinin ipini çözüyor. Kayıkla açılmaya başlıyor. Ancak başına neler geliyor, neler… Maymunun Avcılığı… Mutlaka okuyunuz.

 

DENİZ KIZI

 

Deniz kızı olur mu? Masallarda olur.

Masalımızda bir genç var. Adı Bircan. Bircan bir deniz kızı ile tanışıyor. Onunla evleniyor. Ama eşinin deniz kızı olduğunu bilmiyor. Deniz kızının on parmağında on beceri var. Yaptıklarıyla herkesi şaşırtıyor. Neler mi yapıyor?

Yanıt, Deniz Kızı kitabımızda.

 

AKILSIZ EŞEK

 

Eşekler sevimlidir. Sıpaları ise hem sevimli hem güzeldir. Dünyanın en güzel gözlü hayvanları, eşek, ceylan, bir de deve yavrularıdır. Bana sorarsanız bu üçü içinde ben eşek yavrusunu seçerim. Neyse, konuya gelelim: Olayımız ormanda geçiyor. Bir eşekle bir horoz ormanda gezmeye çıkar. Uzaklarda av arayan bir aslan görürler. Eşek korkudan var gücüyle anırmaya başlar. Daha önceden eşek sesi duymayan aslan, ‘Bu kadar güçlü bir sesi çok büyük bir hayvan çıkarabilir, kaçmalıyım,’ diye düşünür. Kaçmaya başlar. Eşek, “Aslan benden korktu. Gördün değil mi? Dur şunu biraz daha korkutayım,”  der. Horozun karşı çıkmasına aldırmadan aslanın ardına takılır. Ama ah! Ah Akılsız Eşek ah!...

Sonrasını merak ettiniz değil mi? Öyleyse güzel masalımızı hemen okuyunuz.

 

ASLAN İLE FARE

 

Aslan, ormanda krallık yapmaktadır.  Bir gün tam uykuya dalarken bir çıtırtı duyar. Pençesini savurunca bir farecik yakalar. Fare, “Beni öldürme! Bir gün ben de sana bir iyilik yaparım,” der. Aslan minicik fareye güler: “Hadi be oradan! Sen bana nasıl iyilik edebilirsin?”

Bir gün ormana aslan avcılığı yapan insanlar gelir. Ağlardan tuzak kurarlar. Aslan ağa yakalanır. Ağın içinde debelenirken fare çıkagelir. Aslanı kurtarmayı düşünmektedir.

Farecik, aslanı kurtarabilecek mi? Aslan ile Fare masalımızı okuyarak sorunun yanıtını bulabilirsiniz.

 

TİLKİ İLE ÇAKAL

 

Ormanda bir tilki ile bir çakal varmış. İkisi yakın arkadaşmış. Bir gün her nedense araları açılmış. Çakal, tilkiye bir oyun oynamak istemiş. Tilkinin bal sevdiğini iyi biliyormuş. Bir arı kovanı bulmuş. Arıları tencereye doldurmuş. Üstünü balla kapatmış. Tilki de çakala oyun oynamak istiyormuş. O da çakalın eti çok sevdiğini bildiği için ona büyük et parçası götürmeyi düşünmüş. Ancak etin içini oymuş. Oyuğa çok acı pul biber doldurmuş.  Çakal tilkiye balı, tilki de çakala eti vermiş.

Sonrası ne mi olmuş? Hah hah ha! Sonrası çok gülünç. Tilki ile Çakal… Kitabımızı kesinlikle okumalısınız. İnanın, çok güleceksiniz.

 

TAVŞAN İLE KAPLUMBAĞA

 

Ormanda değişik hayvanlar, böcekler, kuşlar yaşar, öyle değil mi?

Ormandaki tavşan kendini beğenmişin tekiymiş. Kendini beğenmiş olmak iyi de, çok beğenmiş olmak iyi değil. Bir gün tavşan, kaplumbağa ile karşılaşmış. Onu küçümsemiş. Kendisini övmüş. “Ben çok hızlıyım. Sen ise çok yavaşsın. Benimle yarışamazsın,” demiş. Kaplumbağa, tavşanın kendisini küçümsemesine alınmış, “Seninle yarışacağım,” demiş.

Yarışı izlemek için bütün hayvanlar toplanmış. Yarış başlamış. Sonuç mu? Sonucu masalımızdan öğreniniz. Ancak şu kadarını söyleyelim: Tavşan unutamayacağı bir ders almış. Tavşan ile Kaplumbağa… Okumalısınız.

 

KÜÇÜK TAVŞANLAR

 

Masalımızın kahramanları üç küçük sevimli tavşancık. Adları:

Hop hop, tıp tıp, zıp zıp…

Bir gün çok oynayıp yorulmuşlar. Küçük derenin üstündeki tahta köprüye oturmak istemişler. Köprüye sıcak pekmez dökülmüş. Bir süre köprüde oturmuşlar. Pekmez soğumuş. Tavşancıkları tahta köprüye yapıştırmış. Kalkmak isteyen tavşancıklar, yapıştıkları için kalkamamışlar. Oradan geçen bir adam onları görmüş. ‘Şunları yakalayayım, akşama pişirip yiyeyim,’ diye düşünmüş. Köprüyü tavşanlarla birlikte evine götürmüş.

Tavşancıklar kurtulmuş mu? Küçük Tavşanlar… Okuyunuz.

 

İNATÇI KEÇİLER

 

Bir zamanlar sevimli ama biraz inatçı keçilerden oluşan bir keçi sürüsü varmış. Osman adlı çoban bir gün onları her zamanki otlağa götürmüş. Keçiler otlakta otlamamış, Fatma Teyze’nin mısır bahçesine girmiş, mısırları yemeye başlamışlar. Çoban Osman onları bahçeden çıkaramamış, ağlamaya başlamış. Çomar adlı köpek de çıkaramamış. O da ağlamaya başlamış. Kurnaz Tilki oradan geçiyormuş. Çobanla köpeğe neden ağladıklarını sormuş. Keçiler yüzünden ağladıklarını anlayınca o da keçileri çıkarmak istemiş. Çıkaramayınca o da ağlamaya başlamış. O sırada üstlerinde bir arı uçuyormuş.

Keçiler bahçeden nasıl çıkarılmış? Öğrenmek istiyorsanız, yanıtlar İnatçı Keçiler kitabımızda.

 

KEÇİ KIZ

 

Banu, genç ve güzel bir kız. Bir gün yaralı bir keçi yavrusu bulmuş. Onu iyileştirmiş. İki yakın dost olmuşlar. Birkaç yıl geçmiş. Banu, komşu köyden Şahin’le evlenmiş. Çocukları olmamış. Keçinin bir bebeği olunca onu kızı gibi yetiştirmeye karar vermiş. Onu bir kız gibi giydirmeye, yanında gezdirmeye başlamış. O sırada Banulara iki uzaylı gelmiş. Keçi Kız’ı insana dönüştürebileceklerini söylemişler.

Keçi Kız keçilikten çıkıp insan olacak mı? Yanıt kitabımızda. Okuyunuz.

 

KELİLE VE DİMNE

 

Bir ormanda Kelile ve Dimne adında iki kardeş çakal yaşıyormuş. Kelile çok iyi kalpli, yalan nedir bilmez, ormandaki tüm canlılara yardım etmeye çalışan bir çakalmış. Dimne ise kardeşi gibi değilmiş. Hep kendi çıkarını düşünür, kimseye yardımcı olmaz, yalan söylemeyi seven biriymiş. Ormanda yaşayanların yöneticisi olmaya heveslenmiş. Ama bir çakal, kral aslan varken yönetici olamazmış. O da kral aslana akıl hocalığına başlamış. İşler de o zaman karışmış.

Çakal Dimne yönetici olabilmiş mi? Yoksa ormandan mı kovulmuş? Merak ettiniz, değil mi? Yanıt, kitabımızda.

 

Hayvan Masalları Dizisi - Hasan Yiğit

250,00₺Fiyat
    bottom of page